Kıbrıs İlim Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Uzm. Psk.(Gelişim) Seren Uğur'dan ailelere önemli öneriler

Kıbrıs İlim Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Uzm. Psk.(Gelişim) Seren Uğur, 1 Ekim Dünya Çocuk Günü kapsamında okulların bugün açılması ile, pandemi döneminde  sağlanacak tedbirlerle ilgili velilere önerilerde bulundu. 
Uzm. Psk. Seren Uğur, okul çağındaki özellikle anaokul ve birinci sınıfa başlayacak olan çocukların Koronavirüs Pandemisinden en çok etkilenen gruplar arasında yer aldığını vurguladı ve bu sürecin ebeveynler içinde farklı bir deneyim olacağını, bu süreçte çocuklarına en büyük desteği onların verebileceğini söyledi. Aynı zamanda, öncelikle her anne- babanın pandemi konusunda kendilerinin doğru ve güvenilir bilgiler edinmeleri gerektiğini ve bu süreçte çocuklarla beraber maske kullanımı, sosyal mesafe ve hijyen konusunda uygulamalı egzersizler yapmanın çocuklara okulu güvenli kılmada ve okula hazır hale getirmede önemli bir rol taşıdığını belirtti. Okullarda çocukların hijyen ve sosyal mesafelerine dikkat etmelerini sağlamak adına, ebeveynler evde bunu çocuklarına öğretme aşamasını oyunlar haline getirebilir şeklinde konuşan Uğur, kalıcı bilgi öğrenimini sağlamak için hikayeleştirerek veya görsellerle destek sağlayarak çocuklarına sınıf içerisinde ve sınıf dışında özellikle nelere dikkat etmesi gerektiğini gösterebileceğimizden bahsetti. Örneğin; arkadaşları ile teneffüste oyun oynarken temassız oyunlar tercih etmesinin, temas halindeki arkadaşının oyunu kaybedeceğinin, hem eğlenceli hem de sağlıklı olduğunu aileler çocuklarına öğreterek oyun şekillerini çeşitlendirebileceklerinden bahseden Uğur, ellerin herhangi bir yüzeye dokunduktan sonra dezenfekte edilmesinin önemini vurguladı. Çocukların bu dönemde kaygılı olmalarının normal olduğunu vurgulayan Uzm. Psk. Seren Uğur, ebeveynlerin çocukların ilk olarak günlük ritmini düzenlemesine yardımcı olmaları gerektiğini söyledi. Örneğin; uyku, yemek, oyun saatleri ve ders saatleri her gün için programlandırılmalı ve mümkün olduğunca programın dışına çıkmamaları gerekmektedir. Ayrılık kaygısı yaşayan çocukların kaygısını azaltmak için, okula gidip okul bahçesinde gezmek, oyun oynamalarını sağlamak, öğretmen ve okul görevlileri ile tanışmak çocukların kaygısını en aza indirmelerinde yararlı olacağına dikkat çeken,  Uğur, bu süreçte çocuklardaki kaygının okul saatleri içerisinde  paniğe veya psikosomatik hastalığa dönüşecebileceğinin normal olabileceğini (karın ağrısı, bulantı baş dönmesi, ağlama, kalp çarpıntısı, titreme, renk değişimi vb.) vurgularken, bu sürecin pandemi döneminde 1 ay ve daha uzun sürmesi halinde yardım alanabileceğinin uygun olduğunu söylemektedir. Ebeveynler çocuklarının okula başlamalarını kutlamalı  ve okulu asla bir ‘ceza’ konusu yapmamalıdır. Özellikle bu süreçte çocukların online dersleri dışında telefon veya bilgisayarlarda vakit geçirmeleri önlenmeli ve asla ödül olarak kullanılmamalıdır. Okuldaki kaygıyı azaltmak için bu süreçte çocukların duygularını yansıtan resim çizmelerini sağlamak, hikaye okunduktan sonra, anlatmalarına teşvik etmenin faydalı olacağını belirten Uğur, çocuklara her zaman sakin, hoşgörülü, nazik ve çözüm odaklı olunması gerektiğininde altını çizdi. Özellikle ilk kez okula gidecek olan çocukların okuma ve yazmayı öğrenmesi konusunda aceleci davranılmaması gerektiğini, öğretmenlerini olumsuz algılayacak şaka veya imalardan kaçınılması gerektiğini de vurguladı.
Son olarak; Uğur, çocuğun okula başladıktan sonra, çocuğun öğretmeni tarafından fark edilen herhangi bir öğrenme bozukluğu, disleksi, hiperaktivite bozukluğu ve dikkat eksikliği, konuşma bozukluğu gibi gelişimsel psikiyatrik hastalıklar konusunda geç kalınmadan çocuk ve ergen psikiyatrisi ve gelişim psikoloğundan yardım alınması gerektiği şeklinde konuştu.
KIBRIS İLİM ÜNİVERSİTESİ
PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ
Uzman Psikolog (Gelişim) Seren Uğur