Rogers "Adı reform, içi boş"

Halkın Partisi Girne Milletvekili Jale Refik Rogers “Belediyelerin Birleştirilmesine ilişkin (Özel) Yasa Tasarısı” için “Genel Kurul’a tarihte görülmemiş bir şekilde 9 maddelik yasaya 8 maddelik değişiklik önerisiyle geldiler. Alelacele geçirilen bu yasanın adı reform, içi ise boş” dedi.

Rogers "Adı reform, içi boş"
26 Ağustos 2022 Cuma 11:27

banner9

Halkın Partisi Girne Milletvekili Jale Refik Rogers, BRT ekranlarında yayınlanan Baykan Gürses’in hazırlayıp sunduğu Manşet+ programının konuğu oldu.

Meclis Genel Kurulu’nda oy çokluğu ile kabul edilen "Belediyelerin Birleştirilmesine İlişkin (Özel) Yasa Tasarısı” ile ilgili soruları yanıtlayan Halkın Partisi Girne Milletvekili Jale Refik Rogers, hükümet edenlerin bu konuda ciddi şekilde vurdumduymaz hareket ettiğini belirtti. Rogers açıklamasında “Üzülerek söylemem gerekiyor ki bu yasanın adı reform. İçi ise bomboş. Bu yüzden de bunun bir çözüm olacağını, belediyelerin daha iyi yönetileceğini veya halka daha iyi hizmet götürebileceğini söylemek mümkün değil. Tam tersine bir kaosa oynanıyor” dedi.

“BİLİMSEL ÇALIŞMALAR GÖZ ARDI EDİLDİ”

Bu konuyla ilgili olarak Avrupa Birliği ve Dünya Bankası’nın geçmiş dönemlerde yapmış olduğu bilimsel çalışmalar olduğunu, Ülkesel Fiziki Plan içerisinde de çalışıldığını, buna rağmen hükümetin tüm bunları ve mevcut yasaları gözardı ettiğini söyleyen Rogers “Belediyeler Reformu çok uzun yıllardır konuşulan birşey. Ama üzülerek izledik ki hükümet ettiğini iddia eden iktidar bu yasa tasarısını herhangi bir bilimsel gerekçeyi veya belediyelerin nasıl güçlendireceğini göz önünde bulundurmadan tamamen siyasi bir bakış açısıyla apar topar meclisten geçirdi” şeklinde konuştu.

“GÜNCELLENMESİ GEREKEN BİRÇOK MADDE VAR”

Belediyeler Reformu yanında, 51/95 Belediyeler Yasası içerisinde de güncellenmesi gereken birçok konu olduğunu belirten Jale Refik Rogers “Belediyeler değişiklik yasası aslında Halkın Partisi’nin hükümette olduğu dönemde İçişleri Bakanlığı tarafından meclise gönderilmişti ama görüşülemesine hükümetin ömrü yetmedi. Son iki yıldır da meclisin gündeminde kalmaya devam etti. Hemen hemen aynı kişilerin oluşturduğu değiş tokuş yapılan hükümetler bu yasayı ciddiye alıp görüşmek için bir tavır almadı. Geçen yaz döneminde İdari Komite’de yeniden görüşülmesi için muhalefet olarak ağırlığımızı koyduk ama randımanlı bir çalışma yapılmadı” dedi.

“YANGINDAN MAL KAÇIRIR GİBİ YASA YAPTILAR”

Yerel yönetimlerin ayakta kalabilmesi için bu yasanın güncellenmesi büyük önem taşıdığını ama hükümet edenler tarafından hiç bir hazırlık yapılmadığını söyleyen Rogers “Şimdi de yangından mal kaçırır gibi seçim eşikteyken yumurta kapıya dayanınca hem 51/95 hem de yerel yönetimler yasasını alelacele geçirmeye çalışıyorlar” dedi.

“ÇALAKALEM YAPILMIŞ BİR YASA OLDU”

Yasa Tasarısı ile ilgili olarak kurulan AD-HOC komitede hem Belediyelerin Birleştirilmesine İlişkin (Özel) Yasa Tasarısı hem de 51/95’in aynı anda meclisten geçirilmesi konusunda muhalefet ve iktidarın hemfikir olduğunu, sonradan ne olduysa bunun değiştiğini belirten Rogers “Sürecin başında muhalefetin baskısıyla bir AD-HOC komite kuruldu. Mecliste temsil edilen tüm partilerin temsilcilerinin olduğu, oy birliği ile karar alınacak bir yapı oluşturuldu. Burada genel olarak bir uyum vardı, siyasi partilerin görüşleri aşağı yukarı örtüşüyordu ve ortak akılla bir rapor çıktı. Daha sonra hükümet edenler ‘biz bunu idari komiteye götüreceğiz ve bir an önce hayata geçmesi için çalışacağız’ dediler. İdari komitede, bir görüşmede, sabah 4’e kadar giden bir süreçte çala kalem yapılmış bir yasayı apar topar oylayıp genel kurula getirdiler. Sonuç olarak siyasi saiklerle, altı doldurulmadan, yeterince tartışılmadan ve hukuki görüş alınmadan geçirme noktasına getirdiler” dedi.

“9 MADDELİK YASAYA, 8 MADDELİK DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ YAPTILAR”

“O kadar çok aceleyle yazılmış bir yasaydı ki yazım hataları bir kenara yasal anlamda da ciddi sıkıntılar içeriyor. Bunu aslında hükümet edenler de kabul etti. Çünkü genel kurula tarihte görülmemiş bir şekilde 9 maddelik yasaya 8 maddelik değişiklik önerisiyle geldiler.” diyen Halkın Partisi Girne Milletvekili Jale Refik Rogers "Gecenin bir yarısı bunu muhalefetle paylaşarak, yasayı daha da karmaşık bir hale getirerek sabahın 5’inde oylanmasını sağladılar. Ancak öneriler iyileştime değil süreci daha da karmaşıklaştıran düzenlemeler içeriyor. Belediyelerin tüzel kişiliklerinin nasıl oluşacağı noktasında ciddi bir karmaşa ve yasal sıkıntı var. Belediyelerin tüzel kişiliğinin nasıl sona ereceği, yenisinin nasıl oluşacağı önemli bir unsur. Belediyelerin nasıl kapatılabileceği, nasıl birleştirebileceği  aslında mevcut Belediyeler yasasında anlatılıyor ama bu gözardı edildi. Gelinen noktada belediyelerin birleştirilmesi ile ilgili personel intibakı gibi tüm önemli adımların birleşmeden sonra atılacağı söyleniyor. Bu durumda da şöyle bir sıkıntı ortaya çıkıyor, örneğin bir yandan Gönyeli ve Alayköy’ün tüzel kişiliği devam ederken aynı zamanda Gönyeli-Alayköy Belediyesi olarak yeni bir tüzel kişilik mevcut olacak. Bu büyük bir kaosa sebep olacak” şeklinde konuştu.

“SEÇİMDEN SONRAKİ İŞLEYİŞLE İLGİLİ BİR PLAN- PROGRAM YOK”

Personelin haklarına halel gelmeyeceği konusunda bir sıkıntı olmadığını belirten Jale Refik Rogers “Ama intibakların nasıl yapılacağı, hiyerarşik düzenin nası kurgulanacağı noktasında hiçbir çalışma yapılmadı. Tüm bunlar birleşmeden sonraki noktaya bırakılıyor bu da ayrı bir karmaşa oluşturacak. Yani seçimden sonra yeni belediyeler kurulacak başkan ve meclis üyeleri seçilecek ancak sonraki işleyiş nasıl olacak bununla ilgili herhangi bir plan program yok. Halka hizmet götürme noktasında bizi ciddi bir kaos bekliyor” dedi.

“BAŞKENTİN GELİRLERİ DÜŞECEK, HİZMET BÜYÜK ÖLÇÜDE ETKİLENECEK”

“Yerel yönetimler gerçekten çok önemli, halka direk hizmet verme noktasında merkezi yönetimden çok daha öncelikli. Bunu pandemi döneminde de gördük. İyi yönetilen belediyelerde halkın aşılanması noktasında ne kadar daha iyi hizmet verebildiklerini gördük” şeklinde konuşan Jale Refik Rogers “Bu yasal düzenleme yürürlüğe girdikten sonra başkent Lefkoşa ve Gazimağusa Belediyelerinin devlet katkısını daha az alacağı bir sürece gireceğini görüyoruz. Bu başkenti ciddi şekilde etkileyecek, bu bile düşünülmedi” dedi.

“MECLİS DEMOKRASİNİN KALESİDİR”

Yasa Tasarısının mecliste oylandığı süreçte “Muhalefetin bir etkisi yok, muhalefet etmenin de gereği yok. Muhalefete rağmen geçti” gibi söylemlerin de doğru bir yaklaşım olmadığını, bunun ülke siyasetini ve ülke demokrasisini iyi bir yere götürmeyeceğini belirten Jale Refik Rogers “Ülke demokrasisi açısından çok da parlak bir tartışma olmadı. Bunun bizi ülke olarak iyi bir yere götüreceğine inanmıyorum. Demokrasi var ve bunun gereği bir iktidar, bir de muhalefet var. İktidar görüşlerini hayata geçirmek için uğraşacak. Muhalefet ise toplumun menfaatine olmayan şeyleri önlemek gibi önemli bir görevi yapacak. Muhalefet toplum faydasına olmayan bazı icraatları veya yasaları engelleyecek, bazılarının iyileştirilmesini sağlayacak, bazılarını engelleyemeyecek. Muhalefete rağmen geçti diye mecliste muhalefet gereksizdir demek bizi ülke olarak iyi bir yere götürmez diye düşünüyorum. Buna kesinlikle katılmıyorum” dedi.

Bu yasayı sabaha karşı acele olarak geçirmenin doğru olmadığını ve bunun sebebinin hükümet edenlerin vurdumduymazlığı olduğunu söyleyen Rogers "Belediye sayısı en önemli unsur değil, nasıl daha iyi yönetilir, topluma daha iyi hizmet nasıl hizmet verilir o konuşulmalıydı. Yani nicelik değil nitelik önemli.  Muhalefet bu noktada devreye girdi ama hükümet tarihte görülmemiiş bir vurdumduymazlıkla hareket ettiği için kıra döke yoluna devam etti. Bu muhalefeti, meclisi bırakalım demek değildir. Bu bizi çok tehlikeli yerlere götürür. Meclis demokrasinin kalesidir, buna sıkı sıkı sarılmamız gerekir. Muhalefetin sesinin ne kadar yüksek çıkabilirse çıkmasını sağlamak önemlidir. Sokaktaki hareketlenme de çok önemli ve tamamlayıcıdır.  Hem sokakta hem mecliste mücadeleden vazgeçmemeliyiz” şeklinde konuştu.


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.