‘Pandemi Merkezi’nin kapısı yok, doktorlar pencereden giriyor

Sağlık Bakanlığı tarafından 9 Eylül Çarşamba günü Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi içerisinde açılan ikinci pandemi merkezi, “bir benzeri daha yok” sloganıyla tanıtılmıştı.

Söz konusu merkezin, gerçekten de eşi benzeri olmadığı ortaya çıktı.

Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası Örgütlenme Sekreteri İbrahim Özgöçmen, merkeze kapı inşa edilmediğini, bu nedenle sağlık çalışanlarının pencereden merkeze giriş yaptığını ifade etti.

Özgöçmen, sadece kapının değil, tuvalet alanının da merkez içine organize edilmediğini belirterek, dünden bu yana Sağlık Bakanlığı yetkililerine ulaşmaya çalıştığını, üst yönetimin telefonlarına bakmadığını, ulaşabildiği bazı yetkililerinse, suçu birbirine attığını iddia etti.

Özgöçmen’in paylaşımı şöyle:

“Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi içerisinde kullanılmayan bölüm kısa bir zaman önce tadilat edilip Pandemi sürecinde hasta yatırılması için boş olarak bekletilmekteydi. Pozitif vakalar artınca dün gece itibariyle hazırlanan bu yere pozitif vakalarımız yatırılmaya başlandı. Gelin görün ki Bakanlık tarafından dün basına modern bir yer olduğu iddiası ile görüntüleri servis edilen kliniğe personel giriş yeri olarak pencere gösterilmiştir. Evet, yanlış okumadınız ‘Giriş yeri Pencere’. Hemşirelerin temiz bir şekilde olması gereken alan dahi düşünülmemiş, ihtiyaçlarını giderecekleri lavabo yeri organize edilmemiştir. Pandemi servisinde olması gereken temiz ve kirli alan uygulamasını yapacak koşul maalesef yoktur.

Meslektaşlarımızı tamimiyle riske atan bakanlık ‘yaptık oldu’ mantığıyla hareket etmekte, hemşire ve hasta güvenliğini tehlikeye atmaktadır. Şimdi bu yazdıklarımı başka yere çekmek isteyecek herkese cevap olarak söylüyorum, dileyen herkese yerinde olup biteni gösterebilirim.

Sabahtan bu yana aradığım Sağlık Bakanlığı yetkililerine ulaşamıyorum, telefonlara bakmıyorlar. Ulaştığım kişiler ise başka kişilerin üstüne suçu atıyor. İnsani çalışma koşulları bu klinikte ivedi yerine getirilmez ise bu klinikte görev almayacağımızı ve gereğinde en sert eylemi koyacağımızın bilinmesini isteriz.”